COVİD 19 PANDEMİSİNİN KIRSAL YAŞAMA ETKİLERİ ÜZERİNE NİTEL BİR ARAŞTIRMA
DOI:
https://doi.org/10.15659/3.sektor-sosyal-ekonomi.23.06.2040Anahtar Kelimeler:
Pandemi- Afet- Covid 19- Kırsal Yaşam- Pandeminin EtkileriÖzet
Dünyanın tamamını etkileyen, pandemi olarak adlandırılan salgın hastalıklar, geçmişten günümüze kadar insanlık açısından tıbbi etkilerin yanı sıra psikolojik, sosyal, siyasal ve ekonomik etkilere sahiptir. 2019 yılında Çin’de ortaya çıkarak, dünyaya şiddetli şekilde yayılan, toplumları derinden sarsan Covid 19 pandemisinin de afet olarak değerlendirilmesi mümkündür. Hastalığın önlenmesi için uygulanan kısıtlamalarla toplumun her kesiminde ekonomik, psikolojik, sosyal açıdan değişimler meydana gelmiştir. Çok boyutlu, önemli sonuçları olan Covid 19 Pandemisinin kırsal yaşamda etkilerinin olmaması kaçınılmazdır. Bu çalışmada Covid 19 Pandemisinin etkilerinin kırsal yaşamdaki boyutunu anlamak amaçlanmıştır. Araştırmada Covid 19 pandemi sürecinin kırsal yaşamı nasıl etkilediğine, farklı tarımsal faaliyetlerin yapıldığı, Sakarya’nın dört köyünden altmış dört katılımcıyla gerçekleştirilen derinlemesine görüşmelerle elde edilen bulgular sonucunda ulaşılmaya çalışılmıştır. Araştırma sonucu elde edilen veriler Nvivo nitel veri analizi programıyla çözümlenmiştir. Araştırma sonuçlarında, pandemiyle birlikte şiddetlenerek artan ekonomik zorluklar, kırsal yaşamda pandeminin önemli etkisi olarak dikkat çekmektedir. Tarımsal faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde herhangi kısıtlama uygulanmadığından üretimde sorun yaşanmazken, satışta sorun yaşandığı görülmektedir. Kırsal yaşamda tarımsal faaliyetlerin dışa bağımlı olarak gerçekleştirilmesi, üretimde kullanılacak tohumdan ilaca, gübreden mazota; hayvancılıkta yeme tüm girdilerin dışardan alınması, kırsal kesimin temel ekonomik faaliyeti olan ve toplumun beslenmesini sağlayan tarımsal etkinliklerin pahalı yapılmasına neden olduğunu, bu pahalılığın pandemiyle birlikte de iyice arttığını, bu durumun da kırsal kesimin gelirini olumsuz etkilediğini göstermektedir. Pandemi tüm dünyada güvenli tarım uygulamaları ve tarımsal faaliyetlerde elde edilen ürün açısından kendine yetebilen bir potansiyele sahip olmanın zorunluluğunu ortaya çıkarmakta ve bu doğrultuda düzenlemelerin yapılmasını gerekli kılmaktadır.